Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı, Çanakkale’de düzenlenen Trakya Kariyer Fuarı’nda öğrencilerle buluştu.
Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisinin desteğiyle Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) ev sahipliğinde “Geçmişin İzinde Geleceğini Keşfet” mottosuyla düzenlenen “Trakya Kariyer Fuarı” ikinci gün oturumlarıyla devam ediyor.
Trakya Üniversitesi, Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi, Kırklareli Üniversitesi ve Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi paydaşlığında ve ilgili şehir valiliklerinin desteğiyle Çanakkale Şehitleri Yerleşkesi’nde düzenlenen fuarın “Türkiye’nin İnsanlı İlk Uzay Misyonu” başlıklı oturumunda Alper Gezeravcı konuşma yaptı.
Gezeravcı, yerli Uydu Geliştirme Programı, Türk Uzay Ajansı, Ay Araştırma Programı, Uzaya Erişim ve Uzay Limanı Projesi’ne ilişkin bilgi verdi, Türk astronot seçim sürecini anlattı.
Türkiye Cumhuriyeti’nin, sınandığı çok zorlu şartlara rağmen yüz yıllık tarihinde ilk kez icra ettiği bu görevi bir tane vatandaşının uzaya gidip 22 gün macera yaşaması için gerçekleştirmediğini dile getiren Gezeravcı, “Devletimiz bu görevi, dünyanın en zorlu coğrafyalarından birinde yüzyıllardır ayakta kalmayı güçlü bir şekilde başarabilmiş bir devlet olmasına rağmen, yıllardır süregelen evlatlarının öz güveninin sürekli yaftalandığı bu ortam içinde, bu topraklardan çıkan dehalarının yaptığı işleri sizlerin dikkatine sunup, ilham alabileceğiniz işlerin altına imza atmak üzere gerçekleştirdi.” dedi.
Gezeravcı, Türkiye Cumhuriyeti’nin aslında uzaya yabancı olmadığını, 2024 yılında bu görevi gerçekleştirdikleri tarihe kadar geçen süre içinde uzay alanında faaliyetler yürüten bir devlet olduğunu ifade etti.
Türkiye’nin tecrübe yoksunluğuna rağmen 2 yıllık sıkı bir çalışmanın ardından belirlenen 10 hedefin, 2021 yılının Şubat ayında Türkiye Cumhuriyeti’nin gelecek 10 yıla dair uzay alanında erişmek istediği hedefler olarak Milli Uzay Programı adı altında kamuoyu ile paylaşıldığını belirten Gezeravcı, şöyle devam etti:
“Bizler buralara içi boş motivasyonlar enjekte etmeye gelmedik. Tam aksine ayağı yere basan, somut, objektif, kazanılmış başarıları net olarak gözlerinizin önüne serip, bu sadece uzay alanıyla da kısıtlı değil, bu memleketin evlatlarının ilham alabileceği nice başarı tabloları özellikle son 20 yıl içinde katlanarak gerçekleştirildi. Cumhuriyet’imizin temellerinin atıldığı 1923 yılından bugüne geçen sürenin içinde bu memleketin evlatları hep yoksun bırakıldığı dünyanın farklı imkanlarıyla sınandı. Bugün, maruz bırakıldığımız bu sınamaların neticesinde, bu badirelerden çıkarmış olduğumuz refleksle kendi çözümlerimizi üretebilen bir ülke haline geldik.”
Ay Araştırma Programı’na değinen Gezeravcı, 2026-2028 yıllarında üretilecek bilimsel objenin, yerli üretim hibrit yakıtlı bir itki sistemiyle aya yerleştirileceğini söyledi.
Bu görevin 2 kademeli olacağını dile getiren Gezeravcı, “Birinci kademede, kendi etrafında ve dünyanın etrafında dönüşüne devam eden ayın yüzeyine atmosferden emniyetli bir fırlatmanın neticesinde doğru bir seyrüsefer ile ay yüzeyinde spesifik bir noktaya sert iniş, yani çarptırmayı planladığımız bir görev gerçekleştireceğiz. İlk görevden elde edilen çıkarımın neticesinde ikinci bir görevde, halihazırda üretim süreci devam eden bilimsel objeyi yumuşak inişle ay yüzeyine eriştirip, orada bilimsel çalışmalara başlayacağız.” dedi.
Gezeravcı, konuklara 22 gün süren uzay yolculuğunda yaşadıklarını anlattı.
ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Cüneyt Erenoğlu, konuşmasının ardından Gezeravcı’ya günün anısına teşekkür belgesi, Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü Öğretim Görevlisi Dr. Vahid Novruzov da yaptığı yağlıboya tabloyu takdim etti.
